KAYIP KIZLAR BÜŞRA
ASUMAN ÖZGE..
Bu yazıya önce Mehmet
Bedestenlioğlu’na teşekkür ederek başlamak gerektiğini düşünüyorum aslında.
Herkes A Bayanlar Milli Takım kadrosunda olmaması gereken isimler için olsun
diye Hocanın başının etini yerken, o Büşra’yı o zamanki fizik ve yıllardır iyi
oynadığı halde yedekte bırakılmanın psikolojisi ile 2010 Dünya Şampiyonası
kadrosunda ilk 12 içerisine dâhil etti.
Yeteneği hakkında kimsenin kuşku
duymadığını biliyorum, hatta onu izlerken her defasında Türkiye’de son
dönemlerde her pozisyonda oynayabilen Eda dışında başka bir orta oyuncusu
olmadığını da biliyorum. Milli takım sürecinden sonra özellikle Eczacıbaşı’nda
son iki sezonunda ilk 6’da oynaması gerçekten çok önemliydi. Eczacıbaşı Beppe
döneminde kenara attığı unuttuğu oyunculardan birini geri kazanmış oldu. Biraz
geç oldu ama oldu. Hal böyleyken, Grand Prix kadrosu içerisinde yer almaması
beni çok şaşırttı (Son etapta ancak Büşra kadroya dahil edildi). Büşra’nın
nerede olduğunu bilmeyenler Avrupa Ligi kadromuza bakabilir. Aynı şekilde
Asuman ve Özge.
Avrupa Ligi’ni asla küçümsemiyorum
aksine genç oyuncuların milli takım deneyimi kazanması için çok iyi bir fırsat
olarak görüyorum ancak Büşra’nın, Asuman’ın ve Özge Kırdar’ın yeri orası değil.
Büşra ligin son dönemlerinde çok iyi performans yakalamış, Asuman ve Özge
üçüncülükle bitirdiğimiz Avrupa Şampiyonası’nın pasörleri. Eğer amacınız daha
genç ve ligde çok şans bulamamış oyuncuları oynatmak ise, o zaman bunu başka
kadrolarla yapabilirsiniz, Avrupa Ligine götürdüğünüz bu 3 oyuncu A takımlar
seviyesinde lig, şampiyonlar ligi ve milli maçlarda ilk altı oynuyor. Onlar
için nasıl bir motivasyon kaybı yaratabileceğinizi bir düşünün isterseniz… Final
serisinde gösterdiği performans ile Fürst, Poljak gibi isimleri geride bırakıp
bir de üstüne ödül alan nereye koysanız oynayacak Büşra’yı götürüp Avrupa Ligi
kadrosuna koyuyorsunuz. Bu sezon harcadığı emeği, gösterdiği performansı “sen
normalin bir seviye altında oyna” diyerek ödüllendiriyorsunuz. Aynı şekilde
artık belirli bir seviyenin üzerinde oynamaya başlayan Asuman’ı ve üst düzey voleybol
oynamaya alışmış Özge’yi 2.milli takıma yani bir nevi “genç milli takım”
kadrosuna koyuyorsunuz. Bu oyuncuların “genç milli takım” zamanları geçti.
Oluşturulan kadro için genç takım havası yaratılmaya çalışıldı bu çok aşikâr.
Ancak isimler doğru değil. Eğer bir sakatlığı yoksa pasör olarak benim aklıma
gelen ilk isim Çağla idi ancak takımın başında Edman olduğu gerçeğini
hatırlamakta fayda var. ki bu konuyu ayrıca ele almak gerecek diye düşünüyorum.
İşin bir de diğer boyutu var bir de
ona değinmek istiyorum; Büşra’nın yerine Grand prix kadrosunda kim vardı? “Ergül
Avcı”. Bu iş tıpkı bir zamanlar iyi oynamadığı halde sürekli ilk 6 oynayan bazı
oyuncuların durumuna benzemeye başlayacak gibi. (ki ona alternatif olarak çok
iyi oyuncular zaten mevcut) Ben maçları veya oyuncuları izlerken neyi
kaçırıyorum bilmiyorum, bilen varsa Ergül’ün Vakıfbank’a transferini sağlayan
ve milli takımda Büşra’nın yerine oynamasını sağlayan oyunu nedir, yardım
istiyorum.
Buradan federasyona ya da ilgili kim
ise ona sesleniyorum; Bu zamana kadar milli takımda yapılan oyuncu seçimlerinde
neyin ölçüt olduğunu kimse tam olarak anlayamadı ve bize bunu ne zaman
açıklamayı düşünüyorsunuz?
Sevgiler…
Damla ÜNVER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder