Antrenöre Ne Gerek Var (!)
Türk takımlarının kronikleşmiş
bazı hastalıkları var. Hal böyle olunca takımlar voleybolu “antrenörsüz takım
kurmaca oyunu” zannediyorlar.
Şu anda bu hastalıkla pençeleşen
takımımız Fenerbahçe Bayan Voleybol takımı.
Bir sürü transferler yapılıyor, gidenler
kalanlar yeni gelenler, bir sürü isim…
Neye göre, kime göre alınıyor bu
oyuncular? Hani oyun sistemi, hangi anlayış?
Benim bildiğim- ki olması
gereken- takımın başına güvendiğiniz birini getirirsiniz ve ona emanet
edersiniz takımı, O kişi de olanaklar ölçüsünde transferler yapılmasını ister,
bir takım oluşturur.
Bizdeki durum da tam tersine,
öncesinde oyuncuları kafanıza göre alıyorsunuz, sonra başına bir antrenör koyup
hadi bunlardan iyi bir takım yarat diyorsunuz. Bunun mümkün olmadığını Ze Roberto
takımın başındayken görmediniz mi? Fenerbahçe yıllardır liberodan dolayı
sıkıntı çekiyor, buna çözüm bulabildi mi?
Bazı oyuncuları alırken antrenöre
sormak gerekmeyebilir örneğin Neslihan, Kim, Glinka gibi oyuncularla herkes
çalışmak ister. Ancak gidip de iki Brezilyalıyı antrenör belli değilken
getiriyorsanız işte orada büyük risk alıyorsunuz demektir. Aynı şekilde gidip Elif Ağca, Gökçen Denkel,
Duygu Bal, İpek Soroğlu gibi isimlerle antrenör fikri olmadan anlaşma
yapıyorsunuz. Ne malum yeni gelen hocanın bu isimlerle ve brezilyalılarla
çalışabileceği? Bence yıllardır bu takımda nicelik-nitelik kavramları bir türlü
gereği gibi anlaşılamadı ve takımın başında açıklanan kimse olmadığı için de
durum aynen devam ediyor.
Umarım bir an önce durumlarını netleştirirler
ve kendilerine uygun bir hoca bulurlar.
Sevgiler
Damla ÜNVER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder