23 Mart 2016 Çarşamba

Sevdiklerim-Sevmediklerim!

Bu defa ne yazsam diye düşünürken aklıma birçok takımın beğendiğim ve beğenmediğim şeyleri geldi, ben de onları bir araya getirerek sizlerle paylaşmak istedim. Bir tür “Ligimizin Kolajı” gibi de düşünebiliriz sanırım.

Eczacıbaşı Vitra için;
-Boskovic ve Hande gibi aynı jenerasyon iki oyuncunun ilk altıda birlikte oynaması,
-Hande’ye en önemli maçlarda şans verilmesi ve bunun sürekli olması,
-Neslihan’ın önce kendisine daha sonra işine duyduğu saygının sakatlıklardan etkilenmemesi ve sadece smaç vuran bir çaprazdan her pozisyonda oynayabilen bir oyuncuya dönüşmesi,
-Çok iyi transferlerin yanına o kalitede bir pasör koymayan bir takımın ne hale gelebileceği,
-Neriman’dan çok az faydalanıldığı,
-Üzülerek söylüyorum ki Büşra’yı onun jenerasyonu Rasic ile kıyasladığımda orta oyunculuk vasıflarını her geçen gün kaybettiği,
-Bahar’ın çok yerinde bir transfer olduğu,
-Büyük hatalar yapmazlarsa sezon sonunda şampiyon olma ihtimallerinin oldukça yükseldiği,


Galatasaray için;
-Çok iyi bir takım oyunu oynadıkları,
-Defanslarının çok iyi çalıştığı ve bunda Güldeniz’in önemli bir katkısı olduğu,
-Gamze Alikaya’nın kendisini geliştirdiği ancak köşe bağımlısı bir oyundan halen tamamen kurtulamadığı,
-Sürekli aynı altı ile oynamaları ve kenarda oyuna etki edebilecek oyuncularının olmadığı,
-Centoni’nin bu takıma tam tabiriyle cuk diye oturduğu,
-Nursevil’i her pozisyonda kullanmak yerine pasör ya da smaçör ayrımının yapılarak ona göre transfer yapılması gerektiği,
-Cev Kupası’nda finalde işlerinin zor olduğu ancak takım oyununa devam etmeleri halinde yollarının açık olduğu,


Vakıfbank için;
-Oturmuş bir sistemin güzelliği,
-Libero Gizem Örge’nin takıma çok iyi adapte olduğu,
-Hollandalı smaçörlerin beklenilen etkiyi yaratmadığı,
-Olası bir Volero Zürich kazasının benim için sürpriz olmayacağı,
-Seda Tokatlıoğlu’nun Uzak Doğu deneyiminden sonra çok sessiz ve sönük kaldığı,


Fenerbahçe için;
-Kim’in muhteşem oyununu yıllardır izlediğimizi,
-Polonyalı pasörün hiç zorlanmıyormuş edasıyla attığı temiz pasları,
-Bu sezon üç kupayı da domine edebilecek en güçlü ekip olduğu,
-Gizem ve Merve’nin aynı takımda olmasını doğru bulmadığımı,
-Altyapıdan yıllardır Ezgi dışında A takıma çıkan bir oyuncu olmadığı,


Beşiktaş için;
-Transfer ettiği genç oyuncular için şükrettiğimizi,
-Natalia Hanikoğlu’dan halen ne beklendiği hakkında yetkili birinden açıklama beklediğimi,
-Bu takımı daha ne kadar süre ile kötü yöneteceklerini,


düşünceleri geçti aklımdan.

Sizlerin de bu yönde fikirleri varsa, bizlerle paylaşabilir yorum bırakabilirsiniz.

Sevgiler,

Damla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder