11 Kasım 2012 Pazar

Beşiktaş Voleybol Artist Takımı!

10 Kasım da Önce Anıtkabire Atanın huzuruna oradan da topluca Başkent Voleybol Salonuna maça geçildi. Geçildi ama değdi mi diye sorarsanız değmedi. Her şeye rağmen işte arma aşkı için taraftar, son düdüğe kadar kalmak zorunda.


Daha önceki “Adnan kısTAK ETTİ artık!” yazımda, oyunculara olan güvensizliği, takımdaki sorunları uzun uzun yazmıştım. Haklı çıktığım için üzgünüm... Bu sezonki bahanesi ne olacak merak ediyorum. Çünkü kendi kurduğu takım, kendi isteği doğrultusunda alınan oyuncular. Yani başarısızlık sonucu bahane uydurması ve suçlu bulması zor olacak. Gerçi Adnan hoca için çabanın, emeğin, formaya sahip çıkmanın önemli olduğunu düşünmüyorum. 

Oyuncuların maçlardaki performansı içler acısı. İddaalı olmak, kararlılık çok güzel ancak fazla uçmamak gerekiyor.

"Yeni smaçör Yağmur Koçyiğit çok iddialı 
Avrupa vizesi garanti
“Bu sezon öncelikle takımımızı oturtacağız. Arkamızda duran sponsorumuzu ve kulübümüzü iyi bir şekilde lanse ettiğimiz zaman başarı gelecektir. Avrupa kupalarına gideceğimizi garanti ederim.” 

Hiç bir şeyin garanti olmadığını çözemedi sanırım. Umarım sezon sonunda düşen takımdan ayrılmak için çabalamaz.  Malum bu şekilde devam ederse, düşmeye aday takım olacağız."

Kıyaslama yapacak olursak;

Önceki sezon kadromuz;  Özlem Özçelik, Şeyma Ercan, Hilal Yabuz,Yeliz Askan, Duygu Sipahioğlu, Gülbahar Akgül, Cansu Aydınoğulları, Tuğçe Ergeç, Pınar Eren, Sinem Barut, Zülfiye GündoğduTanya Sabkova, Olena Gashuka Samsonova Gülşah OlçayGizem Sancak, Gizem Giraygil

Yeni sezon kadromuz; Natalia Hanikoğlu, Funda Bilgi, Fatma Sinem Karamuk, Yağmur Koçyiğit, Çağla Akın, Tülin Altıntaş, Seda Uslu Eryüz, Ana Lazarevic, Dicle Nur Babat, Aslı Köprülü, Tuğba Toprak, Sevcan Eyi, Tanya Sabkova


Sağda ki fotoğrafa bakıldığında, Beşiktaş Voleybol takımından çok, Beşiktaş artist takımı gibi. Geçen sezon oyuncular yenilginin, kötü gidişatın çözümlerini ararken bu sezon oyuncuları her hafta iyice vasatlaşıyor. Hepsi tüm sorunlara rağmen sonuna kadar mücadele ediyordu. Ayrıca geçen sezon ki kaybedişin tek mimarı kendisi. Gençlere güvenmeyip yabancı ısrarı, takımın sezonu erken kapatmasına neden oldu.

Diyelim ki bu kötü gidişat devam etti ve antrenör değişikliğine gidildi peki, emeğini çalıp bencilce davrandığı oyuncuların hakkını kim verecek?

Heba edilen ve her şeye rağmen yıllarca yedek kalmayı kabullenip buna rağmen çok çabalayan Cansu’yu kaybetmemizin, Şeyma, Tuğçe gibi genç oyuncularımızı hiç düşünmeden takımdan soğumalarına neden olacak şeyler yapmasının hesabını kim verecek?

Adnan Hocaya tanınan tolerans neden Erkek Voleybol Takımına tanınmadı. 2 sezondur aynı sonuç ile takımın başında kalma cesaretini kimden alıyor?

Hayatımda hiç unutamadığım söz, FEDA sözü için söylenen en özel söz “Bugün koskoca erkek voleybol takımımı FEDA ettim içim acıyor…” işte bunu unutamıyorum!

Kabul etmek gerekirse geçen sezon daha özverili bir takımımız vardı…


Maçı izlediğimde hissettiğim tek şey; Cansu, Şeyma, Tuğçe üçlüsü ile ilbank nefes alamazdı. Yeni takımlarında başarılar dilemekten başka yapacak bir şey yok...

"Her kafanın anlamaktan aciz olduğu yüksek bir varlıktır gençlik. (Mustafa Kemal ATATÜRK)"

Kendi gençlerine güvenmeyip yabancılardan medet umup, tüm imkanları onlara sunarsan bir yerde bu imkan patlayacaktır.

Salondaki bir diğer maç olan, Halkbank Gazi-Ankaragücü 2. Lig maçı bitmeden, İlbank-Beşiktaş Bahçeşehir maçı bitti. Çok ilginç bu maçın daha uzun sürmesi ve kaliteli bir maç olması gerekirken aksine son derece keyifsiz, sıradan öylesine bir maç izlenimi verdi seyircilere.

İmzalanan sponsor sözleşmesi sonucunda sezona hedef ilk 4’te yer almak parolası ile başlanmıştı, ancak takım düşme potasına yakın ve emin adımlar ile bu yolda devam ediyor. Erkek takımı kapanmışken bu kadar kolay galibiyet alınmaması gerekiyor. Her neyse bakalım diğer maçlarda sonuç ne olacak? Hoş ne olacağı belli… Hasta bir Beşiktaşlıyım ama yeri geldiğinde de gerçekçi olmak gerekiyor. Durum bundan ibaret:)

Yine de en kötü gün bugünse bugünde BEŞİKTAŞ!!


Bu arada, maç sonucunda şehit haberini alınca gidemedim. Önceki yazımda belirtmiştim Fenerbahçe’nin 3-2 hastalığı başladı diye. TED maçı da bu şekilde sonuçlanmış.

Yarın, 17 şehitten biri akrabam olduğu için Kocatepe Camiisin de törene katılacağım. Tüm şehitlere rahmet ailelerine de sabır diliyorum…

Sözün bittiği yerdeyim, Lanet olsun böyle sisteme…

Saygılarımla
Ayşegül KAYA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder