16 Kasım 2012 Cuma

İzlemediğim Maç Hakkında Kolay Yorumlar


Galatasaray Daikin - Dinamo Romprest Bucuresti maçını izleyemedim. Sadece 5. sette konuk ekip 8-6 öndeydi televizyonu açabildiğimde. Bu skordan sonra izlediğim oyun bana maç boyunca neler olup bittiğini anlamama fazlasıyla yetti. Üzerine bir de istatistiklere bakınca, görünen köy kılavuz istemez hesabı her şey apaçık ortada.

Bu tarz skorlara çok şaşıranlara ben de çok şaşırıyorum. Sebepleri;
1-    Galatasaray iyi manşet alabilen bir takım değil. Dolayısıyla iyi atılan servislerle yıkılmaları sürpriz değil. Bunu daha önce defalarca yazdık çizdik. Voleybol otoritesi değilim ancak bazı şeyleri görmek takım içindeki insanlar için daha kolay olmalı.

2-    Romanya voleybol takımlarını neden hafife alıyoruz? Bunlar bir zamanın ekolü, voleybolda çok önemli oyuncular yetiştirmişler. Ekol olmasalar da artık, kesinlikle kötü voleybol oynamıyorlar.

3-    Hatalı transfer politikalarının meyvesini yemeye başladı Galatasaray. Molnar, sakatlık geçirmiş olmasının da etkisiyle Sırbistan milli takımında oynadığı oyunun ucundan kıyısından geçemiyor, Neriman’ın manşetleri de kez kötü, bir de üzerine liberoya Derya yerine Necla’yı koyunca manşet alınamaz haliyle.

4-    Barbolini de olsa demek ki yabancı antrenörler Türkiye’ye gelince ilginç işler yapma hevesi içerisine giriyorlar. Gioli’nin çapraz/smaçör oynatılmaya çalışılması gibi. Mesela Eda’yı koyun her yerde her pozisyonda oynar, oynadı da. Türkiye’deki birçok manşet alan smaçörden de iyi manşet alır. Ancak Gioli yeni nesil bir orta oyuncu değil, istediğiniz yere koyup aynı verimi alarak oynayamazsınız. Barbolini bunu kendi milli takımında da denemişti gerçi, başarısızlık oranına rağmen ısrarı anlamak güç.

5-    Takımda tekniği çok iyi smaçör yok. Bundan kastım şu,  Eczacıbaşı’nda Sokolova, Neslihan, Vakıfbank’ta Glinka, Fenerbahçe’de Kim tekniği çok iyi oyuncular. Ancak Galatasaray’da Neriman ve Calderon tamamen güce dayalı oynuyor. Calderonun çok sıçrayıp sert vurması bence onu teknik bir oyuncu yapmıyor. Eski oyununu göz önüne alarak Molnar’ın tekniğinin takım içerisinde en iyisi.

6-     Gioli tercihi dışında, Barbolini’ye çok da bir şey söylenemez çünkü ben bu takımın tamamen O’nun isteklerine göre kurulduğunu düşünmüyorum. Ze Roberto’nun yaşadığının bir benzerini yaşıyor şu anda.

Yeni libero bütün bu sıkıntılara çare olur mu? Bilinmez.  Eğer tek bir libero ile iş çözülüyor olsaydı takımlar en iyi liberoları kapıp yanlarına hücumu çok iyi ama manşeti vasat oyuncuları koyup sonuca kolayca ulaşırlardı. Demek iş böyle değil.



İşin üzücü tarafı, takımda böyle bir pasör varken oynanan oyun. Dünyanın en iyi ismi elinizde, o isme yakışacak Galatasaray’a yakışacak takımın işini görecek bir oyuncu transfer etmek zor mu? İyi transfer isim transferi değildir. Takımın ihtiyacı olan pozisyona faydası en çok dokunacak transfer iyi transferdir.

Bu maçın skoru bana bunları düşündürtmüyor, sonuçta maç kazanılır, kaybedilir işin doğasında var. Ancak ortaya çıkıp yüksek hedefler koyuyorsanız ona göre davranmanız gerekir. İşin özü budur.

Sevgiler
Damla ÜNVER



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder